O, bu topraklarda doğdu. Bir halkın sesi oldu. Çığlığa dönüştü... Her zaman mazlumların yanında durdu. Cesaretiyle dağları devirdi. Kardeşliği anlattı. Birliği ve adaleti söyledi ezgileriyle. “Umudun Sesi” Şivan Perwer’in Sorî köyünde başlayan dramı, gönüllü bir sürgünle onu dünyanın dört bir yanına savurdu. Gittiği her yere kökünü ve dilini taşıyan Şivan, mücadelesini bir an bile bırakmadı. Kendine seçtiği isimle bir halkın “çoban”ı olmayı yeğledi. Bağlamasını yüreğiyle düğümleyip ait olduğu topraklara bağlayan Şivan, bu toprakların acısına, kaderine, zorluklarına ortak oldu.