Oryantalizm ve oksidentalizm dünyayı algılama, anlama, açıklama ve tanımlamada iki farkıl bakış açısıdır. Temel olarak oryantalizm Batı'nın Doğu algısı, oksidentalizm Doğu'nun Batı algısıdır. Karşılıklı bu algılama sadece bir düşünceden/tasavvurdan ibaret olmayıp, eylemi de beraberinde getirir. Batı'nın, zayıf ve kendini yönetemeyen Doğu algısı işgal ve sömürüyle sonuçlanırken; Doğu'nun, güçlü ve disiplinli Batı algısı efendiye itaate sebep olur. İkinci Dünya Savaşı'nın ardından Doğu kendi gücünü keşfetmeye başlarken, bu değişim oryantalizmden yüzyıllar sonra oksidentalizmin ortaya çıkış zeminini hazırlar. Batı, sömürgeciliğinin keşif kolu olan oryantalizm vasıtasıyla elde ettiği Batı, sömürgeciliğinin keşif kolu olan oryantalizm vasıtasıyla elde ettiği bilgi ile Doğu üzerinde iktidarını kurar. 20. yüzyılda fiziksel işgal yerini zihinsel işgale bırakırken, iktidar da farklı bir boyuta taşınır. Oksidentalizm, Batı'nın bu iktidarını yıkma, Doğu üzerindeki hegemonyasını ortadan kaldırma girişimidir. Bu anlamda, Oksidentalizm bir özgürleşme hareketidir.

Benzer Kitaplar